Yeşil Ekonomide Yazılımcıya İhtiyaç Çok
Yeşil Ekonomide Yazılımcıya İhtiyaç Çok
Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli’nin (IPCC) hazırladığı küresel ısınma verilerini paylaşan rapor hafta içinde yayımlandı. Raporu hazırlayan bilim adamları bunun küresel ısınma için “son uyarı” olduğunu belirtiyor. 195 ülke tarafından imzalanan 2015 Paris Antlaşması’nda küresel sıcaklık artışının bu yüzyılın sonuna kadar 2 derecenin altında tutulması hedeflenmişti. Ancak, IPCC raporuna göre hedef çok şaştı. Rapora göre önümüzdeki 12 yıl içinde karbon emisyonları %45 azaltılmazsa, küresel sıcaklık artışı 2 derecenin altında kalma yerine 3 dereceye doğru yükselecek. Bu düzeydeki bir artış ise yeryüzünde yıkıcı etkilere neden olacak. Buzullar eriyecek ve deniz seviyesi yükselecek, tarımda büyük oranda hasat kaybı olacak.
Hürriyet’ten Deniz Türsen’in haberine göre; IPCC’nin raporunda açıklanan veriler pek iç açıcı değil. Oysa Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) 2018 Dünyada İstihdam ve Sosyal Görünüm Raporu, çevreye duyarlı ve sürdürülebilir modellere yatırımın önemini ortaya koyuyor. Yeşil ekonomiye geçişin istihdam üzerindeki etkilerinin araştırıldığı bu raporda 2014 itibariyle dünya genelinde 1.2 milyar kişinin mesleklerinin direk olarak doğal kaynaklara bağlı olduğu belirtiliyor. Bunlara tarım, balıkçılık, madencilik, fosil yakıt kullanımına bağlı enerji alanlarında çalışan kişiler örnek gösterilebilir. Bu rakam küresel istihdamın %40’ını oluşturuyor. Araştırmaya göre eğer iklim değişiklikleri ve sıcaklık artışı bu şekilde devam ederse, bunun sonucunda da hedef tutturulamazsa 2030 itibariyle dünya genelinde 72 milyon kişi işini kaybedebilir. Çalışmada az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin bu durumdan en çok etkileneceği bölgeler olacağı vurgulanıyor.
Hedeflenen verilere ulaşılamasa da sürdürülebilirlik konusu özel sektörde son yıllarda hiç olmadığı kadar önemli bir hale geldi. Bilinçli organizasyonlar çevreye daha duyarlı, sürdürülebilirliğe uygun sistemlere geçiş yapmaya başladılar. Bu durum, yeşil ekonominin gelişmesine ve bu alanlarda yetkin olan personele daha çok ihtiyaç duyulmasına neden oluyor. ILO’nun 2018 Dünyada İstihdam ve Sosyal Görünüm Raporu da sürdürülebilirlik alanındaki gelişmelerin yeni iş fırsatları yaratacağını öngörüyor. Araştırmaya göre, hedeflenen 2 derecelik artışı tutturabilmek için yenilenebilir enerji, enerji verimliliği, elektrikli araçlar gibi yeni teknolojilere yatırım yapılması 2030 itibariyle 24 milyon yeni iş fırsatının doğmasını sağlayacak. Bunun yanında, tüketimi azaltmak adına geri dönüşüm, yeniden üretim, tamirat gibi konuları içeren döngüsel ekonomiye yapılan yatırım ile de 6 milyon iş olanağı doğacak. Öte yandan, sürdürülebilirliğe uygun olmayan eski metotların terk edilmesi nedeniyle de 6 milyon iş kaybı olacak. Yenilenebilir enerji sektöründeki iş fırsatları oranında globalde %11’den fazla artış olacak. Üretim sektöründe 4 milyon, inşaat sektöründe ise 9 milyon iş yaratılacak. Elektrik üretimi sektöründe ise 2.5 milyon iş fırsatı oluşacak.
YAZILIMCIYA İHTİYAÇ ÇOK
Sürdürülebilirliğin yeni teknolojilere yapılan yatırımlarla birlikte gelişmesi nedeniyle yazılım tarafında çok fazla yetkin kişiye ihtiyaç duyulacak. Bunun yanında, her dalda mühendise de ihtiyaç bulunuyor. Örneğin, enerji tüketiminin ölçümü konusunda uzmanlaşan mühendisler, atık yönetimi mühendisleri giderek daha çok aranacak. Su gibi kısıtlı kaynakların verimli bir şekilde kullanılmasını sağlayacak mühendisler, hibrit ve elektrikli otomobillerin mekaniği konusunda uzmanlaşan yetkin kişiler için daha çok iş fırsatları çıkacak. Özellikle çevreye uygun yapıların oluşturulmasında tasarımcıların rolü de çok önemli olacak.Haber: Deniz Türsen
Kaynak:Hürriyet